Taylor Phinney: Bu Sonuncunun Hikayesi Değil

Bu finişi sonuncu sırada geçenin hikayesi. Teknik olarak öyle en azından. Yarışın sonucuna bakarsanız listenin en altında onun adını görebilirsiniz. Taylor Phinney. ABD. Bitirme süresi altı saat, yirmi iki dakika, elli dört saniye. Yüz dokuzuncu. Sonuncu.

Ama hikayesi daha iyi.

Öncellikle Taylor Phinney’den bahsedelim. Bu ismi hafızanıza kazıyın. Belki de zaten biliyorsunuz. Boulder, Colorado’dan 22 yaşında bir bisikletçi. İki bisiklet efsanesi Davis Phinney ve Connie Carpenter’ın oğlu. 1 metre 96 santimetre ve 86 kilo ile bisiklet üstünde iri biri Taylor Phinney, aynı zamanda da dünyanın en çok umut vaat eden bisikletçilerinden. Şimdiden olimpiyatlara iki defa katıldı. Giro d’Italia’da bir etap kazandı. Bu sporda daha birçok başarılı gün yaşaması bekleniyor.

Pazartesi, o günlerden biri gibi başlamadı. Phinney, İtalya’daki Tirreno-Adriatico yarışında mücadele ediyordu ve sondan bir önceki etap sıradan etaplara benzemiyordu. Yukarı, aşağı; aşağı yukarı şeklinde seyreden, bazı bisikletçileri bisikletlerinden inip yürümek zorunda bırakacak absürtlükteki %27’lik bir tırmanış da içeren 209 kilometrelik bir ceza. Birçok bisikletçi etabı bırakma zorunda kaldı. Yarış organizatörleri daha sonra etabın profesyonel bisikletçiler için bile çok zor olduğunu itiraf edecekti.

Phinney etabı kazanmayı beklemiyordu. Tek amacı etabı tamamlamaktı; çünkü sonraki gün kazanma ihtimalinin olduğu bir zamana karşı etabı vardı. Ama bir süre sonra onu bekleyen talihsizlikler perdesi aralandı. Zaten iyi bir gününde değildi, ilk önce zinciriyle bir problem yaşadı. Bisikletini değiştirip pelotonu yakalamak zorunda kaldı.

“Grubun arkasına tutunmaya çalışıyordum,” şeklinde Tozkana’daki evinden durumu telefonla açıkladı Phinney. “Zorlu tırmanışları teker teker geride bırakıyorduk. Grubu yakaladıktan bir süre sonra gruptan düşüyordum. Sonra tekrar gruba yetişiyor ve sonra yine gruptan düşüyordum.”

PIC350564109
Bu fotoğrafı sanırım birçoklarınız hatırlayacaktır. %27’lere varan eğim, bazı bisikletçilerin yokuşu yürüyerek çıkmalarına neden olmuştu. Hem de burası parke taşlı bir zemin de değil. İşte bu diklikteki bu yokuş yarış boyunca birkaç defa geçilmiş ve her geçildiğinde de peloton birçok parçalara bölünmüştü. Phinney de bu bölünmelerin arkasında bulmuştu kendini.

taylor phinney tırmanış
Phinney, yarışın son 120 km’sini tek başına pedalladı. Çok dik yokuşları bu şekilde zig-zag çizerek çıkabildi.

Bisiklet acı çekmenin fetişleştiği bir spordur. Bisiklete binen herkes, sele üzerindeki ıstıraplı günlerden, acı içinde çevrilen pedalların sağladığı huzurdan gizemli bir şekilde bahseder. Ama en iyilerin bile bir acı limiti vardır. Phinney kısa süre sonra finişe 130 kilometre kala kendisini, pelotondan kopmuş 30 kişilik bir grup içerisinde buldu. Grupta kimsenin yarışı bitirmek istemediğini fark etmesi uzun sürmedi. Yarışı bırakırsın ve soğuktan kurtulursun. Bunda utanılacak bir şey yok, her zaman olan bir şey. Başka bir gün savaşırsın.

Ama Phinney şimdi savaşmayı tercih etti. Salı günkü zamana karşıya başlayabilmek için etabı zaman limitinin içinde bitirmesi gerekiyordu. “Yarışı bitirmek istiyorsam bunu kendi başıma yapmak zorundaydım.” dedi.

Bunu yaptı da. Grubun geri kalanı abandone olmasına karşın Phinney başını öne eğip sürmeye devam etti. Birdenbire tek başına kalmıştı. Hava berbattı. Yağmur başladı. Ama Phinney’nin aklında tek bir düşünce vardı.

“Babamı düşündüm.” dedi.

Davis Phinney, Taylor Phinney’nin yaşamının yarısından fazlası boyunca Parkinson hastalığı ile yaşadı. Tarihin en iyi Amerikalı bisikletçilerinden biri, Tour de France’da etap kazanan olimpik bir sporcu olan Davis, sinir bozucu fiziksel zorluklarla baş etmek zorundaydı artık. Önceden basit olan şeyler şimdi çok daha fazla vakit alıyordu. Sıradan ama sabır gerektiren bir hayat.

İtalya’da yağmurlu bir günde oğlunun yarışa devam etmesini sağlayan da buydu.

“Eğer babam bir günlüğüne benim yerimde olabilse (tamamen sağlıklı) ve tek yapması gereken bisiklet üzerinde altı saat mücadele etmek olsa, o gün hiç düşünmeden benim yerimde olurdu. Bırakmayı her düşündüğümde, ağlamak istediğim her anda sadece bunu düşündüm.”

Gidecek daha çok yolu vardı. “Biraz utanç verici. Yarış çoktan geçip gitti, ve insanlar tek başına yarışı bitirmeye çalışan bir bisikletçiyi görmeyi beklemiyor.” Yol kenarındaki seyirciler tırmanışlarda onu ittirip yardım etmek istediler. Ama Phinney babasının Tour de France’ta yarıştığı eski takımlardan birinde seyircilerden yardım almamayı kural edinmelerine dair anlattığı bir öyküyü hatırladı. Taylor da aynısını yapacaktı. İtilmek yok.

Phinney’nin takımı BMC Racing’in asistan direktörü ve yol boyunca onun arkasındaki arabayı kullanan Fabio Baldato, Taylor’ın motivasyonunu hiçbir zaman kaybetmemesini “İnanılmaz” diye nitelendirdi.

Eski dünya şampiyonu ve Phinney’nin takım arkadaşı Thor Hushovd da “Bu yarışı bitirmeyi çok istiyordu.” dedi.

Saatler sonra Phinney tükenmiş bir halde finiş çizgisi geçti. Sondan bir önceki bisikletçinin 15, kazananın ise 37 dakika gerisinde tamamlamıştı etabı. O gün zaman limitinin içinde kalamadı, yani salı günkü zamana karşıda yarışma şansını kaybetti. Sinir bozucuydu, ama Phinney buna üzülemeyecek kadar bitkin durumdaydı. Yarış sonrası masajında deliler gibi ağladı.

Phinney daha sonra Twitter’da babası için yarıştığını yazdı ve “Bisiklet üzerinde en çok yıprandığım gündü” diye ekledi. Phinney’nin epik öyküsü VeloNews sitesinde yayınlanınca bisikletseverler çılgına döndü. Doping skandallarıyla çalkalanan spor kötü zamanlar geçirmişti. Phinney’nin tek başına çabalaması, yarış sonrasındaki psikolojik durumu, duygusal bir çalkantıya neden oldu. Phinney’nin annesi, Conni Carpenter, İtalya’dan gönderdiği mailde şunları yazdı: “Duygular güçlüdür ve inkar edilemeyecek şekilde insancıldır.”

Davis Phinney, Colorado’daki evinde olaya şaşırıyordu. Davis hala bisiklet üzerinde zaman geçiriyor, genelde de oğlunun havalı karbon fiber şehir bisikletinde. Bisiklete binmek onun için sıkıntılardan uzaklaştığı bir sığınak. Ayrıca “Bisiklete binmek, bir anlamda yürümekten bile daha kolay” diye de ekledi. Ama günlük rutinler hala ona zorlu geliyor. Bunlara rağmen Davis Phinney espri anlayışını kaybetmemiş, kendisinden “kaplumbağa” diye bahsediyor. Davis ayrıca Parkinson hastalarına küçük işleri kendi başlarına yapabilmelerini sağlayan cihazlar temin eden bir derneğin kurucusu.

Davis Phinney’nin yarış bitene kadar Taylor’ın yaptığından haberi olmadı. Arkadaşları ona oğlunun yaptıklarından ne kadar etkilendiklerini anlatmışlar. Taylor’ın yarış boyunca onu düşündüğünü öğrenince nutku tutulmuş.

“Bunun beni ne kadar iyi hissettirdiğini açıklayacak bir kelime yok,” diyen Davis Phinney oğluna şunları yazdığı bir mail göndermiş aynı zamanda:

Beni çok mutlu ettin ve gururlandırdın. Bu bütün ilaçlardan daha faydalı ve bütün hastalıkları yenecek gücü veriyor.

Sonuçlar yanlış. Bu, finişi sonuncu sırada geçenin hikayesi değil. Taylor Phinney o yarışı kazandı.

Önemli Not: Bu yazıda bahsi geçen etap 2013 yılında Tirreno – Adriatico yarışının ünlü 6. etabı. Etabı Peter Sagan, Nibali ve Rodriguez’in önünde kazanmış, Cavendish, Terpstra, Paolini, Rogers, Nizzolo, Goss, Capecchi, Pozzato, Cummings ve Andy Schleck gibi isimlerin içlerinde bulunduğu 54 bisikletçi abandone olmuştu. Etabın tam sıralı sonuç listesi için buraya tıklayabilirsiniz. Bu yazının orijinali The Wall Street Journal’da yayınlanmış, sevgili Ali Çolak tarafından dilimize kazandırılmıştır. Fotoğraflar ve fotoğraf altı yorumlar Bisiklet Sporu tarafından sonradan eklenmiştir.


Taylor Phinney’nin dik tırmanışlarda ne kadar zorlandığına ve tek başına kalmasına rağmen devam etme azmini kaybetmemesine bu videoda şahit olabilirsiniz.

Fotoğraflar

  • http://www.wsj.com/articles/SB10001424127887324532004578358780883339720
  • http://www.steephill.tv/2013/tirreno-adriatico/photos/

Sayfanın oluşturulma tarihi: 15 Şubat 2015
Sayfanın son güncellenme tarihi: 15 Şubat 2015

This article has 3 comments

  1. Pingback: Taylor Phinney: Bu Sonuncunun Hikayesi Değil [Çeviri] | Oblomovka

  2. Pingback: Spor | mossoteamkayseri38

  3. Pingback: Şans Kapıyı Kırınca: Taylor Phinney'nin Dönüşü

Leave a Comment

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir